Yaratıcı Reklam Senaryosu -10 Kasım
November 14, 2020TV Reklamlarının belki de en önemli yanı insanların tüm duyularına dokunarak onları etkilemeleri. Bazı özel günler bu etkiyi bin katına çıkarabilir. Bu günlerden biri elbette 10 Kasım. Bu özel günde büyük markalar adeta en iyi reklam için bir birleriyle yarışırlar. Öyle ki bazı 10 Kasım reklamları en iyi ödülleri alabilir. Ben de bu özel gruba kendi çapımda dahil olmak istedim.
Yaratıcı Reklam Senaryosu: 10 Kasım için.
İzmir’de saat kulesine bakan bir saat tamircisi. Küçük tatlı eski moda bir dükkan. 9-10 yaşlarında bir oğlan. Tatlı daha bebek suratlı amaaaaa çakır gözlü. Babacan bir usta. Usta sabah dükkanı açmaya geliyor bir bakıyor bizim oğlan çoktan gelmiş bekliyor. Ustasına o çakır gözlerle bakıyor. Usta anlam veremiyor şaşırıyor biraz gülümsüyor…Dükkana girdiklerinde usta duvardaki eski küçük takvimden bir yaprak yırtıyor. O gün 9 Kasım.
Bir müşteri geliyor bizim oğlan fırlıyor saati kapıyor. Bir müşteri daha, fırlıyor…yorgun biraz ama kapı her açıldığında fırlıyor…ustası müşterilerden birinin saatini verirken kontrol ediyor oğlan yapabilmiş mi diye ve şaşırıyor…müşteri de saatine bakıp, yaşlı tertemiz bir İzmir efesi, şaşırıyor…gülümsüyor ustaya bakıp, beşinci dakikanın yerinde küçük bir sonsuzluk işareti göze çarpıyor …müşteri çıkıp giderken oğlumuz geliyor kapıya, hadi başka gelen yok mu der gibi sağa sola bakıyor…sabırsız bekliyor… gelen yok! İzmir’in saat kulesine bakıyor çakır gözlerle “bu böyle olmayacak” der gibi…fırlıyor içeri çalışmaya başlıyor…akşam oluyor artık ustası hadi gidelim diyor ama duymuyor bile oğlanımız çalışıyor…usta da ayrılamıyor dükkandan…hava artık aydınlanacak usta uykuya dalıyor oğlumuz çalışırken … usta uyanıyor ve yavaşça oğlanımızın yanına gidiyor koca bir çuval eliyle tutmuş ama uyuya kalmış …
Oğlanımız uyanıyor bir telaş bir telaş fırlıyor ama tek başına taşıması zor. Ustası tutuyor ucundan saat kulesine doğru telaşla gidiyorlar…oğlan çok telaşlı üzüntülü sanki çok geç kalmış bir yere…saat 9:05 vuruyor saat kulesinde ağır çekimde. Tam o sırada oğlan meydanı, meydandaki herkesi görüyor… sirenler çalmaya başlarken çuval ağır çekimde elinden kurtuluyor, açılıyor…koca bir sonsuzluk işareti çıkarken ortaya oğlan, birden duran onca insana, denizdeki siren çalan gelincik gibi teknelere gemilere, duran arabalardan çıkan onca insana inanamıyor…ustası babacan bir tavırla ona bakıyor gözleri dolu dolu…ikisi de kıpırdamadan dururken reklam sesi duyuluyor.
Yaratıcı Reklam Sloganı
Merak etme oğul! Unutulanlar hatırlatılır…O sonsuza dek bizimle…(sonsuza dek derken oğlanın yaptığı sonsuzluk işareti görünüyor)