Genel Değerlendirme: Ece Bozkaya rahat, geniş bir koltukta kucağında laptopı ile karşılıyor bizi. Otel arıyor ve eşi seçecekleri otelde kahvaltı ve SPA olmasını da istiyor. Otelleri sıralamak isterken ekrana sürekli pop-up (istenmeden ekranda beliren notlar, reklamlar, anketler,…) geliyor. Gerek arama ekranı gerekse pop-up olarak gelenleri güzel bir teknoloji ile ekranda görüyoruz. Ayrıca, oda güzel düşünülüp hazırlanmış ve mavi rengin baskın olması deniz tatil hissini destekliyor. Ece Bozkaya bu pop-upları kapatmaya çalışırken ikinci sahneye geçiliyor. İkinci sahne doğrudan ceptelefonu ekranıyla geliyor ve neden trivagoda otel aramanın daha kolay olacağını vurguluyor. Bitiş tabi ki “Otel mi trivago”.
5 Temel Kriterli Değerlendirme: Reklamda verilmek istenen mesaj çok net. Trivago üzerinden otel aramak ve istediğin oteli, ayrıntılarıyla, bulmak çok daha kolay. Diğer rakiplerden farklı olarak trivagoda kesinlikle pop-up yok! Bu çerçevede, trivagonun kullanıcısına sağladığı fayda açık. Ayrıca, akılda kalan mottosunu akışta güzel kullanıyor ve yine otel aramakla kendini eşliyor: “Otel mi? Trivago!!”. Ancak, reklam özelinde, yani genel oluşmuş ve yerleşmiş kanı dışında, aklıda kalacak dramatize edilmiş ve izleyiciyle bağ kuran bir sahne yok. Mevcudu korurken yeni bir Trivago hikayesi, heycanı yok.
Gözden Kaçmayan Güzellikler: İlk sahnede ki odanın sade olması, mavi renginin seçilmesi. Pop-uplar çıktıkça ekrana yansıması ve Ece Bozkaya tarafından elle kapatılması. Güzel fikir ve teknoloji uygulaması.
Sonuç Değerlendirme: Mesaj net, fayda açık. Rakiplerden ayrılan hizmet net sunulmuş. Çatı motto akışta yerinde kullanılmış. Gereksiz sloganlar, açıklanmayan, havada kalan sorular yok. Ancak, bu yerleşmiş bir markanın değil de “Otel mi? Trivago!!” yeni pazara çıkan bir markanın reklamı olsaydı dramatize edilmiş, akılda kalan dramatize edilmiş bir yanı yok denirdi.
